Abdi İpekçi Caddesi No:61 Kat 5, Nişantaşı/İstanbul

Spiral ne zaman takılmalıdır?

Spiral ne zaman takılmalıdır sorusunun net bir cavabı yoktur. Spiral ya da bilimsel adı ile rahim içi araç (RİA) doğum sonrası, düşük/kürtaj sonrası ya da adet siklusunun herhangi bir döneminde güvenle takılabilir. En sık uygulanma zamanı adet kanaması sırasında ya da hemen bitimidir.

RİA uygulamasının adet siklusunun herhangi bir döneminde yapılmasının herhangi bir zararı yoktur. Ancak takan kişi, kadının hamile olmadığıdan emin olmalıdır. Geleneksel olarak hemen tüm jinekologlar adet kanamasının devam ettiği ya da kanamanın bitimini takip eden birkaç günlük dönemin spiral takılması için en uygun zaman olduğunu düşünürler. Bu düşüncenin temelinde kanama sırasında rahim ağzının bir miktar açıldığı ve bu nedenle takımın kolay olacağı inancı yatar. Oysa rahim ağzı adet kanaması sırasında açılmaz. Spirali kanamalıyken takmanın bir başka nedeni de adet gören kadının hamile olma şansının düşük olmasıdır.

Bu uygulamanın olumsuz yanı ise kadının istediği zaman spiral taktıramaması ve daha sonra bu yöntemi kullanmaktan vaz geçebilmesidir.

Eldeki veriler adet siklusunun 12-17. günleri arasında yapılan uygulamalarda emnuniyet ve kullanımın daha uzun süreli olduğunu düşündürmektedir. Söz edilen dönemde spiral takılan 9000 kadının incelendiği bir araştırmada siklusun 11. gününden sonra takılması durumunda takip eden iki aylık dönem içinde çeşitli rahatsızlıklar nedeni ile spiralin çıkartılmasını gerektiren durumlara daha az rastlanmıştır. Öte yandan 17. günden sonra takıldığı durumlarda ise ağrı, kanama ya da istenmeyen hamilelik nedeni ile daha fazla kadında spiral çıkartılmak zorunda kalınmıştır.

Bu verilerin ışığında spiral takımını sadece adet kanaması olan günler ile sınırlandırmak doğru ve gerekli değildir.

Doğum sonrası spiral uygulaması
Doğumdan hemen sonra spiral takılması sağlık hizmetlerine ulaşmanın güç olduğu geri kalmış ya da gelişmekte olan ülkelerde daha sık yapılan bir uygulamadır. Doğum yapan bir kadının yetkili ve deneyimli bir sağlık personelinin gözetiminde olması hastaların tekrar sağlık kuruluşuna dönmelerine gerek kalmadan spiral takılması avantajını sağlar.

RİA’ların lohusalık döneminde bazı avantaları vardır. Örneğin kullanıcının herhangi bir müdahalesini gerektirmeden etkili bir koruma sağlar. Bu dönemde yaygın inanış emzirmenin gebelikten koruyacağıdır oysa bu koruma spiral kadar etkili değildir. Bir başka avantaj ise süt kalitesi ve emzirme üzerinde etkisi olmamasıdır.

Doğumdan hemen sonra RİA takmanın en büyük dezavantaji aracın rahim dışına atılma olasılığının diğer dönemlere göre daha fazla olmasıdır. Bu nedenle bilinçli ve sağlık hizmetlerine ulaşmakta bir sorunu olmayan kadınlarda çoğu jinekolog beklemeyi tercih eder.

Doğum sonrası spiral takılmasının yaygın olduğu üilkelerdeki çalışmalardan elde edilen sonuçlar bu uygulamanın doğum sonrası kanama, enfeksiyon ve rahim delinmesi riskini arttırmadığını ortaya koymaktadır. Bununla birlikte pelvik iltihabi hastalığı ya da genital enfeksiyonu olan ya da doğum öncesi zarların erken açıldığı kadınlar için uygun bir yöntem değildir.

Herhangi bir kontraendikasyonun olmadığı durumlarda RİA doğumu takip eden 48 saat içinde takılabilir. Eğer hemen takılması planlanıyorsa plasenta çıktıktan sonra 10 dakika içinde takılmalıdır. Bu şekilde atılma, enfeksiyon ve delinme riski en aza indirilmiş olur.

Rahim dışına atılma riski
Doğum sonrası RİA takılmasının en önemli dezavantajı rahim dışına atılma riskinin diğer dönemlere göre daha yüksek olmasıdır. Bu konuda yapılan 3 çalışma gözeden geçirildiğinde 6 ay sonunda spiralin rahim dışına atılma oranının %9 ile %38 arasında değiştiği görülmektedir. Bu oran 12 ay sonunda %11-25 olarak bulunmaktadır. Öte yandan adet kanaması sırasında ya da kanamanın bitiminden hemen sonra takıldığında ise %3-13 atılma oranlarına rastlanmaktadır. Çoğu zaman kadınlar spiralin düştüğünü fark etmemektedirler. Bu durum kadının farkında olmadan korunmasız kalmasına neden olmakatdır.

Birkaç faktör spiralin düşme riskini etkileyebilir. Bu faktörlerden en önemlisi doğum sonrası uygulama zamanıdır. Doğumdan hemen sonra, plasenta ayrılmasını takip eden ilk 10 dakika içinde takıldığında rahim dışına atılma riski en aza inmektedir. Üçbin sekizyüz uygulamanın incelendiği çok merkezli bir çalışmada ilk 10 dakika içinde takılması ile 10 dakika- 72 saat arasında takılması arasında atılma oranları arasında anlamlı fark olduğu bulunmuştur. Spiral doğumu takip eden ilk 48 saatten sonra takıldığında rahim delinmesi ve rahim dışına atılması riski artmaktadır ve bu artış doğum sonrası 6. haftaya kadar devam etmektedir.

Spiralin markası ve türü ile rahim dışına atılması arasında bir ilişki bulunamamıştır.

Perforasyon riski
İşlem sırasında ya da sonrasında rahimin delinmesi (perforasyon) riski spiralin takılma zamanıyla yakından ilgilidir. Eldeki veriler spiralin doğumdan hemen sonra takılmasının bu riski arttırmadığını göstermektedir. Öte yandan doğumudan sonra 48 saat- 6 hafta arasında takıldığında risk artmaktadır.

Daha önceleri emzirme döneminin perforasyon riskini arttırdığı ileri sürülürken son veriler bunun doğru olmadığını göstermektedir. Yapılan bir çalışmada emziren 3.043 kadın ile emzirmeyen 3.450 kadın karşılaştırıldığında bir risk artışına rastlanmamıştır.

Düşük ya da kürtaj sonrası takılması
Düşük ya da kürtaj sonrası hemen spiral takılmasının herhangi bir sakıncası yoktur. Bunun istisnası bir pelvik ya da vajinal enfeksiyon varlığıdır ya da riskidir. Aşırı kanama varlığında da hemen takılması önerilmez. 16 haftadan büyük düşüklerde spirali uygulamak için 6 hafta beklemek daha uygun olur.

Özet olarak halk arasındaki yaygın inanışın aksine spiral takılması için adetli olmak gerekli değildir. Hemen hemen her dönemde spiral güvenle takılabilir.

 

Kaynaklar

  1. Chi I-C. Postpartum IUD insertion: timing, route, lactation, and uterine perforation. In: Bardin CW, Mishell DR Jr., eds. Proceedings from the Fourth International Conference on IUDs. London: Butterworth-Heinemann, 1994:219-227.
  2. Trieman K, Liskin L, Kols A, et al. IUDs: an update. Population Reports Series B, No. 6, Baltimore, Johns Hopkins School of Public Health Population Information Program, December 1995.
  3. World Health Organization. Mechanism of action, safety and efficacy of intrauterine devices. Technical Report Series, No. 753. Geneva: WHO, 1987.
  4. White MK, Ory HW, Rooks JB, et al. Intrauterine device termination rates and the menstrual cycle day of insertion. Obstet Gynecol 1980;55:220-224.
  5. Chi I-C, Farr G. Postpartum IUD contraception. A review of an international experience. Adv Contracept 1989;5:127-146.
  6. Finger WR IUD insertion timing vital in postpartum use. Network 1996;16:21-24.
  7. O’Hanley K, Huber DH. Postpartum IUDs: keys for success. Contraception 1992;45:351-361.
  8. Morrison C, Waszak C, Katz K, et al. Clinical outcomes of two early postpartum IUD insertion programs in Africa. Contraception 1996;53:17-21.
  9. Cole LP, Edelman DA, Potts DM, et al. Postpartum insertion of modified intrauterine devices. J Reprod Med 1984;29:677-682.
  10. Chi I-C, Wilkens L, Rogers S. Expulsions in immediate postpartum insertions of Lippes Loop D and Copper T IUDs and their counterpart Delta devices—an epidemiological analysis. Contraception 1985;32:119-134.
  11. Tatum HJ, Beltran RS, Ramos, R, et al. Immediate postplacental insertion of GYNE-T 380 and GYNE-T 380 Postpartum intrauterine contraceptive devices: randomized study. Am J Obstet Gynecol 1996;175:1231-1235.
  12. Heartwell S, Schlesselman S. Risk of uterine perforation among users of intrauterine devices. Obstet Gynecol 1983;61:31-36.
  13. Chi I-C, Wilkens L, Champion C, et al. Insertional pain and other IUD insertion-related rare events for breastfeeding and non-breastfeeding women—a decade’s experience in developing countries. Adv Contracept 1989;5:101-119.
  14. Chi I-C, Potts M, Wilkens L, et al. Performance of the TCu-380A device in breast- feeding and non-breastfeeding women. Contraception 1989;39:603-618.
  15. Farr G, Rivera R, Amatya R. Nonphysician insertion of IUDs: Clinical outcomes among TCu380A insertions in three developing-country clinics. Adv Contracept 1998;14: 45-57.
  16. Ajello C, Limpaphayom K, Gaffikin L, et al. A humanistic approach to IUD clinical training: results of a comparative study in Thailand. Baltimore, Johns Hopkins Program for International Education in Reproductive Health, Dec. 1994. (Technical Report FCA-04), p.18.