Erkekteki üreme hücresi olan spermler testiste direkt bu şekilde üretilmezler. Sperm üretimi oldukça uzun ve karmaşık bir süreçtir. Germ hücrelerinin çeşitli aşamalardan geçtikten sonra sperm hücresi haline gelmesi “spermatogenez” olarak adlandırılır. Bu süreç içinde germ hücreleri mayoz bölünme sonrası 46 kromozomlu diploid halden 23 kromozomlu haploid hale gelirler ve ve yine 23 kromozom içeren haploid yumurta hücresi ile birleşerek yine 46 kromozomlu yeni bir bireyin oluşmasına olanak sağlarlar. Spermatogenez 3 aşamada incelenebilir:
- Proliferasyon fazı: Burada germ hücreleri mitoz bölünme ile çoğalarak kendilerinin aynısı olan hücreler oluştururlar
- Redüksiyon-Bölünme fazı: Miyoz bölünme ile germ hücreleri kromozom sayılarını 23’e indiriler
- Farklılaşma fazı: Sperm öncülü hücreler sperm hücrelerine dönüşürler.
Her aşamada hücreler spermatogonia, spermatosit,spermatid gibi farklı isimler alırlar.
İnsan testisi scrotum adı verilen torba şeklindeki dokunun içinde yerleşmiştir. Her bir testis yaklaşık 20 cc hacminde ve 4.5-5 santimetre uzunluğundadır. Hacim artan yaşla birlikte giderek azalabilir ve yaşlı kişilerde testisler daha küçük olabilir. Testis dokusu içinde kan damarları, sinir lifleri ve kas hücreleri içeren bir kapsül tarafından çevrelenmiştir. Bu kapsülün fonksiyonu tam olarak bilinmemektedir.
Spermatogenez yani sperm üretimi testis içinde seminifer tübül adı verilen yapılar içinde gerçekleşir. Seminifer tübül adından da anlaşılacağı gibi içi boş tüp şeklinde çok ince ve uzun bir dokudur ve seminifer epitel adı verilen bir tabakadan oluşur. Her bir testis içinde yaklaşık 500 seminifer tübül bulunur ve tek bir tübülün uzunluğu 30-70 santimetredir. Seminifer tübüller testis hacminin yaklaşık %80-90’ını oluştururlar. Bu nedenle testis hacmi kabaca sperm üretim potansiyeli hakkında fikir verir.Yumuşak ve küçük bir testis yapısı sperm üretiminin düşük olabileceği izlenimini uyandırır.
Seminifer epitel 2 tür hücre içerir. Germ hücreleri sperm yapımından sorumluyken Sertoli hücresi adı verilen hücre grubu da germ gücrelerinin etrafında destek dokusunu oluşturur. testislerde bulunan bir diğer hücre türü de erkeklik hormonu olan testosteron yapımını sağlayan Leydig hücrelerdir. Seminifer tübül içinde spermatogenezin tüm aşamalarındaki sperm öncülü hücreler bulunur. Farklılaşma fazını tamamlayan hücreler seminifer tübül içine salınırlar. Bu nedenle testisin farklı kesimlerindeki farklı alanlarda gelişimin değişik evrelerindeki sperm üretimi devam eder.
Proliferasyon fazı
Sperm hücrelerinin en olgunlaşmamış şekli olan spermatogonia adı verilen hücreler seminifer epitelinin en alt tabakasında bulunur. Bu hücreler mitoz bölünme ile sürekli çoğalarak birbirinin aynısı hücreler oluştururlar. Mitoz ile çoğalan bu hücreler seminifer epitelin daha üst tabakalarına doğru ilerlerler.
Redüksiyon-Bölünme fazı
Çoğaldıktan sonra spermatosit adını alan hücreler DNA içeriklerini yani genetik materyallerini iki katına çıkardıktan sonra 4 ayrı hücreye bölünürler. Bu 4 hücreden her biri artık 23 koromozom içermektedir. Miyoz bölünme adı verilen bu süreç uzun bir zaman alır ve bu nedenle seminfer tübüllerin hemen her alanında miyoz bölünmenin değişik evrelerindeki spermatositler görülebilir.
Farklılaşma fazı
Bölünerek genetik materyallerini yarıya indiren bu yeni hücreler uzun bir süreç sonunda farklılaşırlar. Buna spermiogenez adı verilir. Spermiogenez süresince üreme hücreleri hem dölleme yeteneklerini kazanırlar hem de spermlerin hareket yeteneğini sağlayan kuyruk gelişir.
Tüm bu fazlar sırasında sperm öncülü hücreler seminifer epitelinin derinliklerinden yüzeye yani seminifer tübüllerin iç boşluğuna doğru ilerler.
Epididim
Testis dokusu içindeki spermatozoa hücreleri hareketli değilleridir ve yumurta hücresini dölleme yeteneğine sahip değildirler. Bu yeteneği epididim içerisinde ilerlerken bir olgunlaşma süreci sonunda kazanırlar. Epididim yaklaşık 3-4 metre uzunluğunda kıvrımlı bir dokudur. Spermlerin hareket yeteneğini kazanmalarının yanısıra epididim bir çeşit rezervuar görevi de görür.
Epididimde bekleyen spermler yaklaşık 35 santimetre uzunluğundaki vas deferens adı verilen yine boru şeklinde bir yapı ile pelvise ulaşırlar. Buradan ejekulatuar kanala açılarak erkek orgazmı sırasında prostat sıvısı ile karışarak penis ucundan dışarıya atılılırlar.
KAYNAKLAR