Sıcak yaz günlerinde hemen hepimizin aklını tatil hayalleri meşgul eder. Tatil deyince de insanın aklına ilk olarak güneş, kum ve deniz geliyor. Sıcak güneşin altında ısınan bedenleri serin sulara bırakmak hayali bile, çoğumuzun çalışma ortamından sanal ve kısa bir süre için de olsa uzaklaşmasına neden oluyor. Bazılarımız ise biraz daha şanslı. Ya evlerinde bulunan ya da spor klüplerinin veya otellerin havuzlardan yararlanabiliyorlar. Peki ya gebeler? Onlar sıcak yaz günlerinde yüzme zevkinden ve şansından mahrum kalmak zorundalar mı?
Cevap kocaman bir HAYIR. Çünkü yüzme yüürüyüşden sonra gebelik süresince yapılabilecek en uygun ve yararlı spor. Hem dolaşım sistemi hem de kaslar üzerinde olumlu etkileri var.
Yüzme esnasında kol, bacak ve karın bölgesinde bulunan bütün kas grupları çalıştırılıyor. Kalp atım hızı ve alınan oksijen miktarı arttığı için dolayısı ile bebeğe giden oksijen miktarında da artış söz konusu. Yüzmeyi gebelikteki en uygun spor dalı haline getiren faktör ise çok daha önemli: Yaralanma tehlikesinin olmaması. Gerçekten de yüzme bilen bir kişinin suda kendi kendini yaralaması, düşmesi ve biryerlere çarpması neredeyse olanaksız. Bir başka avantajı ise kişinin kendisini ağırlıksız hissetmesi. Bu özellikle gebeliğinin son dönemlerinde olan kadınlar için psikolojik açıdan oldukça önemli. Ayrıca su içerisinde terleme ve vücudun çok fazla ısınması mümkün olmadığından egzersizin bu tür olumsuz etkilerini ortadan kaldırması da cabası. Yapılan az sayıda çalışmada gebelikleri sırasında düzenli yüzen kadınların kendierini daha az yorgun hissettikleri, daha güzel uyudukları ve gebeliğin getirdiği ruhsal ve fiziksel streslerle daha kolay başa çıkabildikleri gösterilmiş.
Gebelik sırasında yüzme sporu yaparken dikkat edilmesi gereken bazı noktalar var. Bunların en başında temizliğinden emin olunmayan sulara girmemek geliyor. Bu nedenle çok fazla kişinin kullandığı havuzlar yerine denizi tercih etmekte fayda var. Gebelik öncesinde düzenli olarak yüzen kadınlar, daha önceki programlarına devam edebilirler. Ancak gebe kaldıktan sonra ilk kez denize girecekler biraz daha dikkatli olmak zorunda. Öncelikle suya girmeden önce vücudu ısıtmak, yavaş yüzmek ve dozu yavaş yavaş arttırmak gerekiyor. Gebeliğinin ilk 3 ayında bulunanlar için günde 20 dakika yüzmek yeterli. Yine bu dönemde sabah erken saatlerde yüzmek gebeliğe bağlı bulantı ve kusmaları azaltıyor ve günün geri kalan kısmının daha rahat geçirilmesine yardımcı oluyor. ikinci 3 aylık dönemde ise su eklem ve bağları destekleyerek bel ve sırt ağrılarının azalmasına yardımcı oluyor. Bu dönemde daha önceki yüzme alışkanlıkları aynen devam edebilir. Son dönemlerde ise yüzmeye devam etmekte herhangi bir sakınca yok. Ancak vücudu fazla sıkmayan, gebeler için tasarlanmış mayoları kullanmak gerekiyor.
Karada yapılan kültür fizik hareketleri suda da yapılabilir. Bunun avantajı terlemeyi ve aşırı ısınmayı engellemesidir. Kültür fizik hareketleri yaparken suyun meme başı hizasında olması en uygun derinlik. Tabii bu kural yüzerken de geçerli. Özellikle sık sık kramp giren kadınlar boy hizasını geçmeyecek derinliklerde yüzmeli. Olası bir kramp durumunda yardım alabilmek için suya tek başına girmemeye de özen gösterilmeli. Yine yüzerken nefes tutup çok uzun süre dalınmamalı.
Bu basit kurallara uyarak gebeliğinde kanama, düşük tehlikesi, suların erken açılması gibi problem yaşamayan tüm gebe kadınlar doğuma kadar yüzebilirler.