Gebeliğin özellikle son dönemlerinde geceleri rahat bir yatış pozisyonu bulmak çoğu hamile kadın için sorun yaratmaktadır. Özellikle bebeği biraz iri olan anne adayları rahat bir pozisyon bulabilmek için çok çaba sarf ederler.
Gebeliğin son dönemlerine anne adaylarından en sık gelen sorulardan birisi de sağa ya da sola dönük yattığında bebeğin çok hareketlenmesi ile ilgilidir. Anne adayları yana dönük yattıklarında hareketlerindeki artışı bebeğin içeride rahatsız olduğu ve annesine pozisyon değiştirmesi için uyardığı şeklinde yorumlarlar.
Oysa gerçek bundan çok farklıdır. Yıllardır anne adaylarına gebeliğin son dönemlerinde sırt üstü yatmayın şeklindeki uyarılarımızı destekleyen yeni bir araştırma yayınlandı,
Yeni Zelanda’da yapılan bu araştırmaya göre gebeliğin son dönemlerinde anne adayının sırt üstü yatması ölü doğum riskini arttırıyor olabilir.
Ölü doğum yani gebeliğin 20. haftasından sonra bebeğin anne karnında kaybedilmesi tüm gebeliklerin yaklaşık %1’inden azında karşılaşılan talihsiz bir durum. Her yıl sadece Amerika Birleşik Devletlerinde 24 binden fazla ölü doğum gerçekleşiyor.
Centers for Disease Control and Prevention (CDC) verilerine göre ölü doğumların çoğunda altta yatan bir neden bulunamıyor ancak en sık karşılaşılan patolojiler kordon ya da plasenta ile ilgili sorunlar ya da anne adayının sistemik hastalıkları.
Yeni Zelanda’daki Auckland Üniveristesi maternal fetal tıp bölümünden profesör Peter Stone ve ekibi gebeliğin son dönemlerinde anne adayının yatış pozisyonunun ölü doğum riskini arttırabileceğinin ileri sürüyorlar.
American Pregnancy Association da dahil olmak üzere pek çok bilimsel kuruluş ile paralel şekilde biz kadın doğum hekimleri de takibimiz altındaki gebelere sırt üstü yatmamalarını çünkü bu yatış pozisyonunun bebeğe giden kan miktarını azaltabileceğini yıllardır söylüyoruz.
Bu yeni yayınlanan çalışmada Dr. Stone ve arkadaşları annenin yatış pozisyonlarının bebeğin sağlığı üzerindeki etkilerini incelemişler.
Bu araştırma için gebeliğin son 3 ayındaki 29 kadın incelemeye alınmış.
Kadınlar değişik pozisyonlarda 30’ar dakika uzanmışlar ve bu sırada araştırmacılar hem anne adayının hem de bebeğin sağlık durumunu değerlendiren veriler toplamışlar.
Bu kadınlar daha sonra doğum yapana kadar takip edilmiş ve hepsi sağlıklı bebekler dünyaya getirmişler.
Araştırma ekibi kadınlar sırt üstü yattığında bebeğe giden oksijen miktarında azalmaya bağlı olarak kalp atım hızı ve aktivitesinde azalma olduğunu saptamışlar. Ekip bu durumun çoğu bebek tarafından sorunsuz bir şekilde tolere edilebildiğini ancak çok nadiren bazı bebeklerin bu kısa süreli oksijen azalmasına çok duyarlı olabileceğini ve tolere edemeyeceklerini ve uzun süre bu pozisyonda yatmanın ölü doğum riskini arttırabileceğini iddia ediyorlar
Prof. Stone bu kadar kısa süreli sırt üstü yatma ile özellikle sağlıklı ve komplikasyonsuz gebeliklerde fetal aktivitenin bu kadar etkilenebileceğini düşünmediklerini ve araştırmanın bulgularının kendileri için de şaşırtıcı olduğunu belirtiyor.
Bu çalışmadaki hasta sayısı ve çalışmanın bilimsel değer çok fazla olmamakla birlikte daha önceki benzeri çalışmalardan elde edilen kanıtlar gebeliğin son döneminde mümkünse sırt üstü yatılmaması ve sola dönük uyku pozisyonunun tercih edilmesi gerektiğini gösteriyor.
Kaynak: http://onlinelibrary.wiley.com/doi/10.1113/JP273201/full