RİA istenmeyen bir gebelik ile karşılaştırıldığında kadın sağlığı açısından daha az risk taşır. Bununla birlikte her doğum kontrol yönteminde olduğu gibi RİA kullanımı da belirli yan etki ve riskleri beraberinde taşır. Bu risklerin görülme olasılığı düşük olmakla birlikte ortaya çıktığında nasıl davranılacağını bilmek önemlidir.
Adet kanamalarının ve krampların fazla olması
Spiralin en önemli ve belirgin etkisi adet kanamalarının süresi ve miktarı üzerinde olur. RİA kullanan bir kadında adet kanamalarının 10 gün kadar sürmesi normaldir. Bakırlı RİA’lar adet kanamasının miktarında %50 ile 75 arasında artışa neden olurlar.
BU artış zaman zaman kadınlarda rahatsızlık ve huzursuzluk yaratabilir.İlk 3 ay içinde taktırdığı RİA’yı çıkartmak isteyen kadınların %85’inde sorun kanamaların fazla olmasıdır.
Öte yandan özellikle kullanımın ilk 3-4 ayında adetler sırasında ağrı olabilir. Bu istemeyen etki de RİA kullanımını olumsuz etkileyen en önemli nedenlerden birisidir.
RİA’nın atılması
Takılan her 100 RİA’dan 1.2-7.1’i ilk bir yıl içinde uterus içinden tamamen ya da kısmen atılır. Bu durum takılmasını takip eden ilk birkaç ayda en sık görülür. Eğer spiral atılırken ağrı olmazsa ve kadın spiralin düştüğünü fark etmezse hamile kalabilir. Atılan ya da halk arasındaki deyişle düşen her 5 spiralden biri kadın tarafından fark edilmeden atılmaktadır.RİA kullanımı sırasında ortaya çıkan her 3 gebelikten biri de spiralin düştüğünün fark edilmemesi nedeni ile olmaktadır.
Doğum yapmamış genç yaştaki kadınlarda spiralin düşmesine daha fazla rastlanmaktadır. Bununla birlikte spor yapmak gibi ağır fiziksel aktiviteler spiralin atılma riskini arttırmaz.
Rahim delinmesi
Her 1000 takım olayının 1-3’ünde spiral takılırken rahim kaza sonucu delinir. Bu durum fark edildiğinde genelde bir sorun yaşanmaz. Öte yandan fark edilmediğinde ise RİA rahim dışına çıkarak karın boşluğu içinde herhangi bir yere kaçabilir. Delinme kelimesi bereberinde ağrı hissinin de uyanmasına yol açmakla birlikte genellikle herhangi bir acı ya da ağrı hissedilmez.
Spiralin rahim dışına kaçması ancak takım sırasında rahimin delinmesine bağlı olarak gelişir. Normal yerinde olan bir spiral herhangi bir etki ile rahim duvarını delerek karın boşluğu içine kaçamaz.
Spiralin karın boşluğu içine kaçması muayene ve ultrasonda RİA’nın rahim içinde görülmemesi buna karşılık çekilen karın rotgeninde saptanması ile konur. Böyle bir durumda spiralin laparoskopi ile karın boşluğu dışına alınması gereklidir.
Enfeksiyon
Her ne kadar RİA takılırken kullanılan malzeme steril olsa ve takım sırasında sterilizasyona azami derecede dikkat edilse de işlem sırasında vajinada bulunan mikroorganizmalar rahim içine taşınabilir. Bu nedenle RİA kullanan kadınlar spiralin takılmasını izleyen ilk 3-4 ay içinde pelvik enfeksiyonlara karşı daha büyük risk altındadırlar. Bu dönemden sonra hem kadın hem de erkek tek eşli hayata devam ettikleri taktirde enfeksiyon riskinde fazladan bir artış izlenmez.
Hafif şiddetteki enfeksiyonlar RİA’nın çıkartılmasına gerek kalmadan basit antibiyotiklerle tedavi edilebilir. Şiddetli pelvik enfeksiyon varlığında ise mutlaka RİA çıkartılıp gerekirse hastaneye yatırılarak damardan antibiyotik tedavisi uygulanması gerekebilir. Pelvik iltihabi hastalık tedavi edilmediği taktirde yaşamı tehdit eden boyutlara ulaşabilir.
Kısırlık
Rahim içi araçlar tek başlarına kısırlığa neden olmazlar. Ancak pelvik iltihabi, hastalık ortaya çıkarsa ve eğer şiddetli bir enfeksiyonsa bu durumda karın içinde yapışıklık ve sonrasında çocuk sahibi olmada güçlük yaşanma olasılığı çok artar. Enfeksiyonun üreme sistemini oluşturan organlarda yarattığı hasar kısırlığın nedenidir. Yine aynı risk nedeni ile hiç doğum yapmmış kadınlarda RİA takılması pek önerilmez. Ancak uygun şartlara sahip bilinçli kişilerde doğum yapmadan önce de güvenle spiral takılabilir.